5 Şubat 2019

Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Olarak Arabuluculuk Seminer Notları - 04.01.2019




Dava şartı olarak ticari arabuluculuk, 06.12.2018 tarihinde kabul edilen 7155 Sayılı "Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına ilişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun”un 20. maddesi ile getirilmiştir. Maddeye göre, "13.01.2011 tarihli ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir:"

"3. Dava şartı olarak arabuluculuk

Madde 5/A - (1) Bu kanunun 4'üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. 

(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir."

Aynı kanunun 21. maddesiyle de 6102 sayılı Kanun'a aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 12 - (1) Bu kanunun dava şartı olan arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay'da görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz"

Aynı kanunun "Yürürlük" başlıklı 26. maddesiyle, Kanunun 20. ve 21. maddelerinin 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe gireceği öngörülmüştür. 

Ticari uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasını dava şartı olarak düzenleyen madde; iki kriter öngörmektedir. Birincisi uyuşmazlığın TTK'nın 4. maddesinde düzenlenen davalardan ve diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalardan olması; ikincisi, uyuşmazlığın konusunun bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebi olmasıdır. 

TTK. m. 4'te Düzenlenen Davalar (m. 4 hükmü metnin sonuna dercedilmiştir)

Maddede düzenlenen davalar üç başlık altında ele alınmaktadır:

1. Mutlak Ticari Davalar
2. Havale, vedia ile fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan ve bir ticari işletmeyi ilgilendiren davalar
3. Her iki taraf için ticari sayılan hususlardan doğan davalar (Nisbi ticari davalar)

1. MUTLAK TİCARİ DAVALAR

Aşağıdaki davalar, tarafların sıfatına, uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticari sayılır:

1. TTK'da düzenlenen Hususlardan Doğan Davalar  (TTK 4/1 a)

 - Ticari işletme kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar
 - Ticaret Şirketleri Kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklı uyuşmazlıklar
 - Kıymetli Evrak Hukuku Kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklı uyuşmazlıklar
 - Taşıma Hukuku Kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklı uyuşmazlıklar
 - Sigorta Hukuku Kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklı uyuşmazlıklar
 - Deniz Ticaret Hukuku Kitabında düzenlenen hususlardan kaynaklı uyuşmazlıklar

mutlak ticari dava kapsamındadır. 

* Örneğin haksız rekabtten kaynaklanan davalar (iki avukat arasında olsa bile) sonuçta para alacağı söz konusu olacak ise, Haksız rekabet hükümleri TTK'da geçtiği için mutlak ticari dava sayılacaktır. 

* Bir davaya Tüketici Mahkemesinde görülme şartı getirilmiş olabilir ancak bu, davanın ticari dava niteliğini ortadan kaldırmaz. 


2. Taşınır Rehni karşılığında ödünç verme işlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar (MK'nın m. 962 - 969 maddelerinden doğan davalar, TTK. 4/1 b)

3. TTK m. 4/1 c'de gösterilen Borçlar Kanunu hükümlerinden doğan davalar

 - Bir malvarlığı veya bir işletmenin devralınması ve işletmelerin birleşmesiyle ilgili BK'nın 202 ve 203. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar

 - Hizmet sözleşmesi kapsamında yer alan BK'nın 444 ve 447. maddelerinde düzenlenen rekabet yasağından doğan davalar,
 - Yayın sözleşmesi ile ilgili BK'nın 487 ila 501. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar
 - Kredi mektubu ve kredi emri ile ilgili BK'nın 515 ila 519. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar
 - Alım ve satım komisyonculuğu ile ilgili BK'nın 532 ila 545. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar (*taşıma komisyonculuğu direkt TTK'da düzenlenmiştir)
 -Ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları ile ilgili BK'nın 574 ila 554. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar


4. Fikri mülkiyet hukukuna dair mevzuattan doğan davalar (TTK 4/1 d)

22.12.2016 tarihinde kabul edilen ve 10 Ocak 2017 tarih  29944 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'ndan kaynaklanan uyuşmazlıklar 

Bu uyuşmazlıklar, marka, patent, faydalı model, endüstriyel tasarım ve coğrafi işaretlere ilişkin uyuşmazlıklardır. 

5. Borsa, sergi, panayır ve pazar yerleri ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde düzenlenen hususlardan doğan davalar (TTK 4/1 e)

06.12.2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Aralık 212 tarih 25813 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nda düzenlenen borsalar (m. 65), 18.05.2004 tarihinde kabul edilen ve 01 Haziran 2004 tarih 25479 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu'nda düzenlenen ürün ihtisas borsaları (m. 53), 06.06.1985 tarihinde kabul edilen ve 15 Haziran 1985 tarih, 18785 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu, 11.08.1982 tarihinde kabul edilen ve 13 Temmuz 1982 tarih 17781 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2699 sayılı Umumi Mağazalar Kanunu ile ilgili düzenlemelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar


6. Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan davalar (TTK 4/1, f)

19.10.2005 tarihinde kabul edilen ve 01 Kasım 2005 tarih 25983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'ndan 

21.11.2012 tarihinde kabul edilen ve 13.12.2012 tarih 28486 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'ndan doğan davalar

7. Özel Kanunları gereği Mutlak Ticari Sayılan Davalar

- 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'ndan düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları (tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava sayılır) Koop K m. 99

-2004 sayılı İcra İflas Kanununda düzenlenen İflas Davası

İcra İflas Kanunu'nun 154. maddesine göre  " ... iflas davaları için yetki sözleşmesi yapılamaz ve iflas davası mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılır".

156. maddeye göre "Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebilir. Bu dilekçeye borçlunun itiraz etmediğini mübeyyin ödeme emri nüshasının raptedilmesi lazımdır. Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesinin bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir ..."

- 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un 10. maddesine göre değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar bu kararlara karşı 15 gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yolu ile durdurabilir. Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği karar kesidir. (5 f).

Değeri elli bin Türk Lirası ve üstündeki uyuşmazlıklarda hal hakem heyetinin vereceği kararlar, asliye ticaret mahkemesinde delil olarak ileri sürülebilir. Bu maddede yer alan parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 4/1/1961 tarihli 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılır. Artırılan parasal sınırlar, her yıl Aralık ayı içinde Bakanlıkça Resmi Gazete'de ilan edilir (6 f)

-Esnaf Ev Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu fiyat tarifelerinin tespit ile ilgili 62. maddenin son fıkrasına göre, "Komisyon Kararına karşı, ilgililer yazılı bildirim tarihinden itibaren on gün içinde ticari davaları görmeye yetkili mahkeme nezdinde itirazda bulunabilirler. Bu mahkemenin kararı kesindir."

2. HAVALE, VEDİA VE FİKİR VE SANAT ESERLERİNE İLİŞKİN HAKLARDAN DOĞAN VE BİR TİCARİ İŞLETMEYİ İLGİLENDİREN DAVALAR

- Mutlak ticari davaların aksine; havale, vedia (aklama) ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan uyuşmazlığın ticari dava sayılabilmesi için, uyuşmazlığın, taraflardan birinin ticari işletmesi ile ilgili olması koşulu aranmıştır. (TTK 4/1, son cümle). Dolayısıyla, havaleye ilişkin  BK'nın 555 ile 560 maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar, Vedia (saklama) sözleşmesine ilişkin BK'nın 561 ila 580. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan davalar, 05.12.1951 tarihinde kabul edilen ve 13 Aralık 1951 tarih 7981 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5848 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'ndan kaynaklanan uyuşmazlıklar bu kapsamda ele alınmalıdır. 

3. HER İKİ TARAF İÇİN TİCARİ SAYILAN HUSUSLARDAN DOĞAN DAVALAR (NİSBİ TİCARİ DAVALAR)

TTK 4/1, son cümlede yer alan istisna hariç taraflardan yalnız birinin ticari işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar ticari davaya vücut vermez. Başka bir deyişle taraflardan birinin ticari işletmesini ilgilendiren bu tür sözleşmeler, her ne kadar TTK 19/2 uyarınca diğer taraf için de ticari sayılırsa da bu durum, davanın TTK 4/1 e göre ticari dava sayılmasını gerektirmez.  Örneğin, bir tacirin ticari işletmesine dahil olmayan taşınmazı bir başka tacire dükkan olarak kiralamasından doğan dava, ticari dava değildir. 

Haksız fiillerden doğan davanın ticari dava sayılabilmesi için de, haksız fiilin, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir.  (Örneğin, taksinin mağazaya girip zarar vermesi. Kargo kişiye çarptı ise: bu ticari dava değil. Kargo sigorta şirketine başvuruyor ise: ticari dava).



Türk Ticaret Kanunu m. 4 

IV- Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri


1. Genel olarak

Madde 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri [1]ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; [2]

a) Bu Kanunda,

b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğra­şanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,

c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hak­kındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon söz­leşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yar­dımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,

e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yer­lere ilişkin özel hükümlerde,

f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,

öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi [3] sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.

(2) (Değişik: 28/2/2018-7101/61md.) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.

[1] Bu fıkrada yer alan “ve çekişmesiz yargı işleri” ibaresi 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunun 1. maddesi ile eklenmiştir.

[2] Madde başlığı “IV - Ticari davalar ve delilleri” şeklinde iken 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunun 1. maddesi ile metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.

[3] Bu fıkrada yer alan “ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi” ibaresi 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunun 1. maddesi ile eklenmiştir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Translate