23 Ocak 2018

Evlilik Haricinde Doğan Çocuk - İştirak Nafakası - Çocukla Baba Arasında Soybağının Kurulmuş Olması Şartı

YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2014/16195
Karar Numarası: 2015/2737
Karar Tarihi: 23.02.2015
İŞTİRAK NAFAKASI İSTEMİ
EVLİLİK HARİCİNDE DOĞAN ÇOCUK İÇİN BABANIN NAFAKAYLA YÜKÜMLÜ TUTULABİLMESİ İÇİN ÇOCUKLA BABASI ARASINDA SOYBAĞININ KURULMUŞ OLMASININ ZORUNLU OLDUĞU
SOYBAĞININ KURULMUŞ OLMASININ TABİ SONUCU OLARAK DAVALI BABANIN BAKIM BORCUNUN DOĞDUĞU
ÖZETİ: Evlilik haricinde doğan çocuk için babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için, çocukla babası arasında soybağının kurulmuş olması zorunludur. Babayla soybağı ise; tanıma, ana ile evlilik, hakim hükmü ve evlat edinme yoluyla kurulur ( T.M.K. m. 282 ). Davalıyla çocuk arasında, mahkeme kararıyla soybağı tesis edilmiştir. Soybağının kurulmuş olmasının tabi sonucu olarak davalının (babanın) bakım borcu doğmuştur ( T.M.K. md. 327/1 ). O halde, küçük A'nın bakımı ve eğitimi için T.M.K.nun 329. ve 330. maddeleri gereğince, hayat koşulları ve tarafların ödeme güçleri de dikkate alınarak uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yasal olmayan gerekçeyle davanın usulden reddine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonucunda, hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz harcı yatırılmadan ve adli yardım talep edilerek temyiz edilmiştir.
Adli yardıma dair usul ve esaslar 6100 Sayılı H.M.K.nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup, aynı kanunun 336/3. maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay'a da yapılabilir.
Somut olayda, dosyaya eklenen fakirlik belgesi ve diğer belgelerden talepte bulunan davacının yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı ve adli yardım talebinin yerinde olduğu anlaşılmış olmakla ( H.M.K.nın m. 336/2. ) adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiliyle davalının nikahsız olarak birlikte yaşadıklarını, bu birliktelikten 15.10.2011'de A.'ın dünyaya geldiğini, davalının müşterek çocuğu nüfusuna kaydettirmediğini, müvekkilinin kendi hanesine kaydettirdiğini, Ankara 5. Aile Mahkemesine 2011/xxx Esasında kayıtlı babalık davasını açtıklarını, davanın kabulüne karar verildiğini, ancak Yargıtay 18. Hukuk Dairesince Hazineye ihbar yapılmadığından kararın bozulduğunu, bozma sonrası 2013/xxx Esası aldığını, davanın kabulüne karar verildiğini, ancak davalının temyiz ettiğini, henüz kesinleşmediğini, davalının Avukat olup, ekonomik durumunun iyi olduğunu, müvekkiline maddi desteğinin olmadığını, davalının yakınları adına işyerleri açtırdığını, mal varlığını sakladığını, çocuğun kreşe gittiğini belirtilerek müşterek çocuk için tedbiren ve dava sonunda iştirak nafakası olarak aylık 3.000 TL nafakaya yasal faiziyle hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, soybağına dair Ankara 5. Aile Mahkemesinde görülen davanın kesinleşmediğini, müvekkiliyle çocuk arasında soybağı kurulmadığını, bu sebeple kararın kesinleşmesinin beklenmesini, müvekkilinin kendi adına avukat bürosunu yeni açtığını, ticaretle uğraştığı iddiasının da doğru olmadığını, gelir düzeyinin yüksek olmadığını, davacının zaruret içinde bulunmadığını, çocuğun lüks bir semtte aylık 750 TL kreş ücreti olan bir kreşe yazılmasından da bunun anlaşıldığını, adres bilgilerini de yanlış verdiğini, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, her davanın dava açıldığı tarihteki şartlara, delillere göre değerlendirilmesi gerektiği, dava tarihinde nafaka talep edilen davalıyla küçük arasında hukuken henüz bağ kurulmadığı, dava tarihi itibariyle dava şartının olmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir.
Dosya kapsamına göre, tarafların bir süre gayriresmi birlikte yaşadıkları ve bu birliktelikten 2011 doğumlu bir çocukları olduğu, daha sonra ayrıldıkları, çocuğun davacı anne yanında kaldığı, Ankara 5. Aile Mahkemesi'nin 2013/xxx E -xxx  Karar sayılı kararıyla nikahsız birliktelikten dünyaya gelen küçük A. ile davalı Y. arasında soybağı tesis edildiği kararın 27.5.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Evlilik haricinde doğan çocuk için babanın nafakayla yükümlü tutulabilmesi için, çocukla babası arasında soybağının kurulmuş olması zorunludur. Babayla soybağı ise; tanıma, ana ile evlilik, hakim hükmü ve evlat edinme yoluyla kurulur ( T.M.K. m. 282 ). Davalıyla çocuk arasında, mahkeme kararıyla soybağı tesis edilmiştir.
Soybağının kurulmuş olmasının tabi sonucu olarak davalının (babanın) bakım borcu doğmuştur ( T.M.K. md. 327/1 ). O halde, küçük A'nın bakımı ve eğitimi için T.M.K.nun 329. ve 330. maddeleri gereğince, hayat koşulları ve tarafların ödeme güçleri de dikkate alınarak uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yasal olmayan gerekçeyle davanın usulden reddine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Translate